Anasayfa Sesli Kuran-ı Kerim Kaf Suresi (50.sure)

Kaf Suresi (50.sure)

tarafından Nasihatler.Com
4 dakika Okuma süresi
A+A-
Orjinale Dön

Kaf Suresi

Kuranı Kerim’in 50.suresi olan Kaf Suresi
Mekke’de inmiştir. 45 ayettir. “Qaf” harfi ile başladığı için bu adı almıştır.
Hz. Peygamber’in Kur’an (vahiy) yoluyla alıp tebliğ ettiği inanç esasları içinde en önemlileri; bir tek Allah’a kulluk (tevhid) ve öldükten sonra yeniden dirilme, hesap verme, cennet veya cehenneme girmedir (ahiret).

Müşriklerin yeniden dirilişi inkâr etmeleri üzerine onları ikna etmek maksadıyla Allah’ın ilmine, kudretine dikkat çekilmekte; insanlar ilk yaratılış ile çevrelerinde olup bitenlere, içinde yüzdükleri nimetlere bakarak yeniden yaratma ve diriltmenin mümkün olduğu konusunda düşünmeye teşvik edilmektedir.

Müşriklerin hep tekrarladıkları bir şüpheleri vardır: “Çürüyüp dağılmış, başka maddelere dönüşmüş bedene can vermek nasıl mümkün olabilir?” Kur’an’ın bu şüpheye karşı ileri sürdüğü delilin iki önemli unsuru vardır:

a. Her şeyi yok iken var eden Allah yeniden var etmeye elbette kadirdir.
b. Ölen insanda neyin kaldığını, neyin eksildiğini, nelerin başka maddelere dönüştüğünü Allah eksiksiz olarak bilmektedir; bunların benzerini yaratmak ve ruhu bu bedene iade etmek O’nun için zor değildir.

Rahmân ve Rahîm (olan) Allah’ın adıyla.

  1. Kaf. Şerefli Kur’an’a andolsun.
  2. Aralarından bir uyarıcının gelmesine şaştılar da, kâfirler şöyle dediler: “Bu şaşılacak bir şeydir.”
  3. “Biz öldüğümüz ve toprak olduğumuz zaman mı (dirileceğiz)? Bu, akla uzak bir dönüştür.”
  4. Biz, toprağın onlardan neleri eksilttiğini kesinlikle bilmekteyiz. Yanımızda o bilgileri koruyan bir kitap vardır.
  5. Bilakis onlar, hak kendilerine gelince yalanladılar. Şimdi onlar şaşırmış bir haldedirler.
  6. Üstlerindeki göğe bakmazlar mı ki, onu nasıl bina etmiş ve nasıl donatmışız! Onda hiçbir çatlak da yok.
  7. Yeryüzünü de döşedik ve ona sabit dağlar koyduk. Orada gönül açan her türden (bitkiler) yetiştirdik.
  8. Allah’a yönelen her kula gönül gözünü açmak ve ibret vermek için (bütün bunları yaptık).
  9. Gökten bereketli bir su indirdik, onunla bahçeler ve biçilecek daneler bitirdik.
  10. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma ağaçları yetiştirdik. Ve o su ile ölü toprağa can verdik. İşte hayata yeniden çıkış da böyledir.
  11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma ağaçları yetiştirdik. Ve o su ile ölü toprağa can verdik. İşte hayata yeniden çıkış da böyledir.
  12. Onlardan önce Nuh kavmi, Res halkı ve Semûd da yalanlamıştı.
  13. Ad ve Firavun ile Lût’un kardeşleri de (yalanladılar).
  14. Eyke halkı ve Tübba’ kavmi de. Bütün bunlar peygamberleri yalanladılar da tehdidim gerçekleşti!
  15. İlk yaratmada âcizlik mi gösterdik? Hayır, onlar yeni bir yaratma hususunda şüphe içindedirler.
  16. Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona şah damarından daha yakınız.
  17. İki melek (insanın) sağında ve solunda oturarak yaptıklarını yazmaktadırlar.
  18. İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında gözetleyen yazmaya hazır bir melek bulunmasın.
  19. Ölüm sarhoşluğu gerçekten gelir de: İşte (ey insan) bu, senin öteden beri kaçtığın şeydir, denir.
  20. Sûr’a üfürülür; işte bu, geleceği vâdedilen gündür.
  21. Herkes, yanında bir sürücü ve bir de şahitle beraber gelir.
  22. Andolsun sen bundan gaflette idin; derhal biz senin perdeni kaldırdık. Bugün artık gözün keskindir (denir).
  23. Yanındaki arkadaşı: “İşte yanımdaki hazır” dedi.
  24. (İki meleğe şu emir verilir:) “Haydi ikiniz her inatçı kâfiri, cehenneme atın!”
  25. “Hayra bütün gücüyle engel olanı, azgın şüpheciyi”
  26. “O ki Allah ile beraber başka ilâh edindi,bundan dolayı onu şiddetli azaba birlikte atın!”
  27. Müşrikin arkadaşı (şeytan) der ki: Rabbimiz! Ben onu azdırmadım. Fakat kendisi derin bir sapıklık içindeydi.
  28. O esnada (Allah) buyurur: Huzurumda çekişmeyin! Ben size daha önce uyarı göndermiştim!
  29. Benim huzurumda söz değiştirilmez ve ben kullara asla zulmedici değilim.
  30. O gün cehenneme “Doldun mu?” deriz. O da “Daha var mı?” der.
  31. Cennet de takvâ sahiplerine yaklaştırılır; (onlardan) uzakta olmayacaktır.
  32. İşte size vâdedilen cennet! Ki o, daima Allah’a yönelen,(O’nun buyruklarını)koruyan,
  33. Görmeden Rahmân’a saygı gösteren ve(Allah’a) dönük bir kalp getiren herkesin (mükâfatı budur).
  34. Oraya selâmetle girin. İşte bu, ebedî yaşamanın başladığı gündür
  35. Orada kendileri için diledikleri her şey vardır. Katımızda dahası da vardır.
  36. Biz, onlardan önce kendilerinden daha güçlü olan, diyar diyar dolaşan nice nesilleri helâk etmişizdir. Kurtuluş var mı!
  37. Şüphesiz ki bunda aklı olan veya hazır bulunup kulak veren kimseler için bir öğüt vardır.
  38. Andolsun biz, gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık. Bize hiçbir yorgunluk çökmedi.
  39. (Resûlüm!) Onların dediklerine sabret. Güneşin doğuşundan önce de, batışından önce de Rabbini hamd ile tesbih et.
  40. Gecenin bir bölümünde ve secdelerin ardından da O’nu tesbih et.
  41. Seslenenin yakın bir yerden sesleneceği güne kulak ver.
  42. O gün insanlar bu sesi gerçekten işiteceklerdir. İşte bu, çıkış günüdür.
  43. Şüphesiz biz diriltir ve öldürürüz. Dönüş de ancak bizedir.
  44. O gün yer yarılır, onların üzerinden süratle yarılıp açılır. Bu, bize göre kolay olan bir haşirdir.
  45. Biz onların dediklerini çok iyi biliriz. Sen onların üzerinde bir zorlayıcı değilsin. Tehdidimden korkanlara Kur’an’la öğüt ver.

Kaf Suresi

Antika ve Porselen Tamiri | Antika Hastanesi

Bunları da beğenebilirsiniz