Gönül Zenginliği
İnsanların tabiatında doyumsuzluk ve açgözlülük, tamah ve hırs vardır. Hz. Peygamber (s.a.v), insandaki bu hırsa şöyle dikkat çekmiştir:
“İnsanoğlunun bir vadi dolusu malı olsa ikinci bir vadi dolusu mal daha ister, insanoğlunun gözünü ancak toprak doyurur. ”
İnsanın Karun kadar serveti olsa bile, mala ve paraya doymaz. Doyumsuzluk manevî bir hastalıktır. Bu hastalığın ilacı kanaattir. Hırs ve tamah canavarını kanaat zincirine vurmaktan başka çare yoktur.
Aslında hırsa gerek yok. Zira taksimat yapılmıştır. Hem hırs, rızkı da artırmaz. Yüce Allah, bu konuda şu kesin hükmünü bildirmiştir:
“Dünya hayatında onların maişetlerini aralarında biz paylaştırdık. Birbirlerine iş gördürmeleri için kimini ötekine derecelerle üstün kıldık. Rab’binin rahmeti onların biriktirdikleri şeylerden daha hayırlıdır.”
Gerçek mümin hırstan, ihtirastan uzaktır. Başkasının elindekine göz dikmez. Miskin değildir, çok çalışır, kazanmak, müreffeh ve mutlu bir hayatı elde etmek için uğraşır.
Kalp zenginliğinin mal zenginliğinden daha üstün olduğunu bilir. Kendisinden malca, yaşanılan hayat yönünden daha üstün olanlara değil de daha aşağı durumda olanlara bakar, verdiği bunca nimetlerinden dolayı Rabbine şükreder, kimsenin malına göz dikmez.
Sadi Şirâzî (rah) anlatıyor:
“Bir yaşlı kadının evinde bir kedi vardı. O ihtiyar kadın fakir olduğundan ve çok zor geçindiğinden evindeki kedi de bir şeyler bulup yiyemiyordu. Kedi canından bezdi, usandı. İyi beslenmek için koşa koşa padişahın misafirhanesine gitti. Fakat hükümdarın köleleri kediyi oka tuttular. Zavallı kedi can havliyle vücudundan kanlar akarak koşa koşa gidiyor ve şöyle diyordu“
-“Şu okçunun elinden bir kurtulabilsem, kocakarının viranesinden bir daha ayrılmazdım.”
Azizim! Bal, iğnenin acısına değmez. En iyisi, insanın kendi pekmezine kanaat etmesidir.
“Kısmetine razı olmayandan Allah razı olmaz.”
Haris el-Muhasibî (ks) der ki: “Kanaatkâr bir kimse aç bile olsa, onun gönlü zengindir.”
Bir keresinde birisi mal biriktirmek için Süfyan-ı Sevri’den izin isteyince ona şunları söyledi: “Mal biriktiren beş belâya uğrar:
- Uzun kuruntular kurar
- Hırsı kabarır
- Fazla cimrileşir
- Ahireti unutur
- Takvası azalır
Hamid eI-Lef’faf’ın bir sözü:
-“Zenginliği kanaatle elde etmek isteyen kimse, hedefe ulaştıracak yolu bulmuştur mal ile zengin olma sevdasına düşen, yanlış yola girmiştir.”
Yorumlar kapalı.