Hatmedeki Ameliyat
Bu yolu, sadatları tanımadan evvel, evliyaların hayatlarına ait menkıbelerden okuduğumuz zaman şüpheyle karşılardık. “Acaba, bunlar da olmuş mudur, böyle şeyler de olabilir mi?” diye.
İnsan görmeyince inanmıyor kalbi mutmain olmuyor. Ne zaman mübareklerin yanına gidip gelmeye başladık, böyle ilginç hadiselerle karşılaştık. Kitaplarda okuduklarımızın gayet basit şeyler olduğuna anlatılanların da mümkün olabileceğine inandık.
Neden mümkün? Mübarekler bu fevkalade şeyleri nasıl yapıyorlar? Tabii ki Rabbü’l-Alemin‘in tasarrufuyla, O’nun kudretiyle. Sofilerden de çok enteresan hadiselerle karşılaşanlar olmuştur. Kurtulunmayacak hastalıklardan, kazalardan kurtulan kardeşlerimiz vardır.
Avukat bir kardeşimiz vardı. Almanya’da oturan kayınpederini ziyarete gittiklerinde kendisinin yaşadığı bir olayı bana şöyle anlattı:
Kayınpederimin ortağı, kaynak yaparken gözüne metal parçası isabet etmiş ve bir gözü görmez olmuş. Hemen doktora götürmüşler. Alman doktor, muayene ettikten sonra,
-“Gözünde bir damar kopmuş, uçları da tamamen birbirinden uzaklaşmış. Tıbben yapabileceğimiz hiçbir şey yok” demiş.
Arkadaş çaresiz evine geliyor. Ve başına gelene katlanmaya çalışıyor. O günlerde de sofilerin bulunduğu yere gidip gelmeye başlıyor. Tövbe alıyor, hatmelere katılıyor. Gözünün tekrar görmesi için hiçbir zaman bir başka yerden ve olaydan da medet ummuyor.
Çünkü doktorlar, “Tıbben yapabileceğimiz hiçbir tedavi yok” dedikten sonra haline razı olmaya ve alışmaya da başlamış.
Bir gün hatmeye oturuyorlar. Gözlerini kapatıp, estağfirullah dedikten sonra Peygamber Efendimiz (SAV) yanında Gavs-ı Sani hazretleri ile beraber hatmeye manen teşrif ediyor. Gavs hazretlerinin ellerinde de tıp doktorlarının kullandığı aletler var.
-“Sana göz ameliyatı yapacağız” diyor. “Hiç korkma!”
Hatme bu arada devam ediyor. Mübarek, eliyle gözüne müdahale ediyor, o kopmuş olan damarları birbirine bağlıyor. Sonra da ameliyatı tamamlayıp gözden kayboluyor.
Adam diyor ki: Hatmeden sonra gözümü açtım baktım. Her taraf aydınlık! Rahatlıkla görebiliyorum. O gün hemen beni muayene eden doktorun yanına vardım. Alman doktor gözlerine inanamayarak,
-“Tıbben bunun olması mümkün değil! Çünkü o gün baktığımda iki damarı birbirine eklemenin imkanı yoktu” dedikten sonra,
– “Bu, bir mucize! Ben Katolik bir hıristiyanım. Benim dinime göre böyle mucizeleri ancak İsa (A.S) yapabilir” dedi. Ben de bunun üzerine başıma gelen hadiseleri kendisine anlattım. Alman doktor,
-“Kardeşim! Sizin bağlanmış olduğunuz manevi büyüğünüz, gerçekten çok büyük biriymiş. Sakın o büyük zattan ayrılmayın” dedi. Avukat arkadaşım;
-“Ben bu hadiseyi duyunca pek inanamadım. Kayınpederimin ortağının yanına gittim. Bizzat kendisinden dinledim. Ancak o zaman kalbim mutmain oldu” dedi.
Dr.Ahmet Çağıl
” Hatmedeki Ameliyat ”
Peygamberlik Sırası | Vird Ne Demektir? | Cezbe Nedir, Ne Demektir? (1) | Gavs Hazretlerinin Seceresi