(Bu yazıda müzik-ses uygulaması vardır. Dinlemek isterseniz yukarıda resmin altında bulunan oynatma tuşuna basınız)
Bulmak değil imiş bilmek
Maksut cihâna gelmekten
Kişi Rabbin bilmek imiş
Rabbini bilmekten murat
Evliyâsın bulmak imiş
Anın ile olur devlet
Anı beyan kılar âyet
Hakka yalvarmaktan murat
Gerçeğe yol varmak imiş
Bulmak değil imiş bilmek
Bilmek değil imiş bulmak
Evliyâya gönül vermek
Rengine boyanmak imiş
Onlar durur Hakkı bilen
Gayrısı yalandır yalan
Dervişlikte murat olan
Külliyen yok olmak imiş
Kaygusuz aşk pervânesi
Oldu Hakkın divânesi
Ehli aşkın sermâyesi
Aşk oduna yanmak imiş
Kaygusuz Abdal
Bulmak değil imiş bilmek
Kaygusuz Abdal’ın asıl adı Gaybi’dir. Hayatı hakkında ki bilgilerin çoğu Bektaşi menkıbelerine dayanır. Bu menkıbelerin en tanınmışı onun Abdal Musa’ya bağlanışını anlatan hikayedir:
Alaiye ( Alanya) beyinin oğlu Gaybi, avlanırken attığı okla bir geyiği koltuğundan vurur. Yaralı geyik kaçar, Gaybi arkasından koşar. Geyik Abdal Musa’nın tekkesine girer, arkasından avcı da girer, dervişlerden geyiği sorar. Dervişler görmediklerini söylerler. Çekişme başlar. Olaya Abdal Musa. karışır ve koltuğu altından kanlı oku çıkararak Gaybi’ye gösterir. Gaybi okunu tanır ve Musa’ya bağlanır. Alanya beyi oğlunu tekkeden kurtarmak ister ama Gaybi, Musa’dan ayrılmaz. Bey, Teke (Antalya) beyine başvurarak oğlunun kurtarılmasını ister. Teke beyinin gönderdiği ordu Musa’ya yenilir, Gaybi tekkede kalır.
Kırk yıl tekkede Abdal Musa ‘ya hizmet ettikten sonra şeyhi tarafından Mısır’a gönderilen Kaygusuz Abdal, orada bir tekke kurar. Bu tekke, İslam dünyasında büyük bir ün kazanır ve hastalarla başı dara düşenlerin sığınağı olur. Kaygusuz Mısır’da ölür. Türbesi, Kahire yakınlarında bulunan bir mağaradadır.
Nasihatler