Anasayfa Gazetelerden Cuma günü giydiklerimiz özel olmalı

Cuma günü giydiklerimiz özel olmalı

tarafından Nasihatler.Com
4 dakika Okuma süresi
A+A-
Orjinale Dön

Cuma günü giydiklerimiz özel olmalı

Cuma, müminlerin bayramı ve bütün meşguliyetleri bırakıp hep birlikte İlahi huzura durdukları özel bir gün. Peygamber Efendimiz, birçok hadis-i şerifinde cuma günleri temiz, güzel ve yeni elbiseler giymenin öneminden bahsediyorlar. Âdetlerimizi ibadete çevirir ve sünnet bilinciyle hareket edersek giydiğimiz kıyafet bile bizim için sevap kapısı olabilir.

Sıcakların giderek arttığı şu günlerde temiz giyinmenin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Neredeyse her gün kıyafet değiştiriyoruz ve vücut temizliğimize hassasiyet gösteriyoruz. Ancak çoğu zaman bu hassasiyetimizi sünnet bilinciyle yapmayı unutup sevabından mahrum kalıyoruz. Malum, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sas), pek çok hadis-i şerifinde temiz ve güzel giyinmeyi tüm Müslümanlara tavsiye ediyor. Hadis-i şeriflerde bu konuda özellikle de cuma günleri öne çıkıyor.

Peygamber Efendimiz (sas), Buhari’nin naklettiği bir hadis-i şerifinde, “Her kim cuma günü gusleder, güzelce yıkanır, temizlenir, temizliğini güzel yapar, en güzel elbisesini giyinir ve Allah Teâlâ’nın nasip ettiği güzel kokudan sürünür, sonra cumaya gider, lakırdı etmez ve Müslümanların omuzlarına basmaz ve onlara eziyet etmezse, Allah o cuma ile diğer cuma arasındaki kusurlarını affeder.” buyuruyor.

Buhari’nin naklettiği başka bir hadis-i şerifte, “Her Müslüman cuma günü yıkanmalı, misvak kullanmalı ve güzel koku sürünmelidir.” deniliyor. Yani İslamiyet, imkânı olanlar için ‘israfa kaçmadan’ güzel giyinmeyi teşvik ediyor. “Güzelce giyinip kuşanasınız. Kılık kıyafetinizi düzeltiniz. Ta ki insanlar arasında siyah üzerindeki beyaz gibi seçkin görünesiniz.” hadis-i şerifi de bunun bir göstergesi.

Benzeri birçok rivayette de cuma günü temiz ve güzel giyinilmesi, hatta mümkünse en yeni kıyafetin giyilmesi tavsiye ediliyor. Âlimler yeni aldığımız bir kıyafeti ilk kez cuma günü giymenin de ayrı bir sevabı olduğunu söylüyor. Tabii, yıkandıktan sonra ilk kez giyilen kıyafet de yeni sayılabilir.

Zaten aslolan kıyafetin temiz olması. Bir hadis-i şerifte Efendimiz (sas) elbisenin temizliğiyle ilgili şöyle buyuruyor: “Yâ Aişe, bu iki elbiseyi yıka. Bilmez misin elbise tesbih eder ve kirlenince tesbihi kesilir.”

Bunlarla birlikte unutulmaması gereken bir mevzu daha var: O da yeni bir kıyafet giydiğimizde yapmamız gereken dua. Efendimiz (sas), yeni bir elbise giydiği zaman şöyle dua edermiş: “Allah’ım Sana hamdolsun, bunu bana Sen giydirdin. Senden bu elbisenin hayrını ve hayırda kullanılmasını istiyorum. Şerrinden ve şerde kullanılmasından da Sana sığınım.”

Aslında cuma günü temiz giyinme ve güzel kokular sürünme gerekliliğinin asıl sebebi cuma namazına katılacak olunması. Bu yüzden cemaate katılacak kimselerin temiz olmasının yanı sıra soğan, sarımsak gibi kötü kokulu şeyler de yememesi gerekiyor. Efendimiz (sas) bunu bilhassa yasaklamış ve bu kötü kokulardan hem insanların hem de meleklerin rahatsız olacağını buyurmuş.

Bir başka hadisinde de cuma günü tertemiz olup cemaate katılanlara rahmet duasında bulunmuş: “Allah-u Teâlâ o kimseye merhamet etsin ki; cuma günü erken kalkar, yıkanır, temiz elbise giyer ve erken mescide gider.”

İslam dininin temizlik konusundaki hassasiyeti daha pek çok hadis-i şerifte görülüyor. Bu yüzden özellikle cuma günleri yapacağımız temizliğimizin sünnet olduğu bilinciyle hareket edersek hem sevap kazanabilir hem de Allahü Teâlâ’nın rahmetine mazhar olabiliriz.

Efendimiz nasıl giyinirdi?

Sahabelerin naklettiği üzere Efendimiz (sas) son derece sade ve çok temiz giyinirdi. En sevdiği giyecek gömlekti. Uzun elbise tarzındaki gömleklerinin kolları bileğine kadardı. Yeşil Yemen elbisesini çok severdi. Zaten yeşil ve beyaz en sevdiği renklerdi. Ama siyah sarık taktığı ve siyah renkli elbise ile ashabının yanına çıktığı da çeşitli hadislerde naklediliyor.

Bir hadis-i şerifinde ümmetlerine beyaz giymelerini tavsiye ediyor. “Elbisenizin hayırlısı beyaz renkli olanıdır. Beyaz elbise giyiniz. Ölülerinizi de beyaz kumaş ile kefenleyiniz.” O dönemde kibir sahiplerinin bir davranışı olan elbiselerin eteklerinin yerlerde sürünmesiyle ilgili de ümmetini uyarıyor: “Kim kibrinden dolayı elbisesini yerlerde sürürse kıyamet günü Allah onun yüzüne rahmet nazarıyla bakmaz.”

Huzeyfe’den nakledilen bir hadis-i şerifte o zamanki giyiniş tarsına göre elbiselerin boy ölçüsünü anlatılıyor: “Elbisede uzunluk ölçüsü bacakların yarısına kadardır. Daha uzatmak isteyen biraz daha indirsin. Daha fazla uzatmak isteyen biraz daha uzatsın. Çünkü elbisenin topuklarda hakkı yoktur.”

Cumaya perşembeden hazırlanın

Bazı hadis-i şeriflerde cumaya perşembeden hazırlanılması gerektiği de buyruluyor. Allah dostları, “Cumayı perşembeden karşılamalı, perşembe ikindiden sonra istiğfar etmeli. Kur’an-ı Kerim ve Yasin Sûresi’ni okumalı.” tavsiyelerinde bulunuyor. Böylelikle cuma temizliğinin yalnızca maddi temizlikten ibaret olmadığına manevi anlamda da cumaya hazırlanılması gerektiğine işaret ediliyor.

Padişahlar yazlık-kışlık kıyafetleri cuma günü değiştirirlerdi

Birçoğumuz için giysi seçiminde cuma günleri sıradan olsa da Osmanlı’da mevsimlere göre kıyafet tarzının değiştirilmesi cuma günleri gerçekleştirilirmiş. Osmanlı Kostümleri kitabının yazarı Octavien Dalvimart, bu durumu şöyle anlatıyor: “Türkler farklı mevsimlerde dış kıyafetlerini sık sık değiştirirler. Değişiklik günleri her yıl padişah iradesiyle belirlenir. Sultan’ın kürk değiştirdiği gün –bu genellikle cuma selamlığına denk gelir– bir has odalı törenle sadrazamın huzuruna çıkıp vaziyeti bildirir ve derhal tüm saray halkı aynı kıyafeti giyer.”

Bunları da beğenebilirsiniz